Fransa’nın doğusunda, Hautes-Vosges bölgesindeki çiftçiler bu kez alışılmadık bir yöntemle gündeme geldi. Arazilerine izinsiz şekilde yerleşen kampçılardan bıkan bölge halkı, çareyi dışkı püskürtmekte buldu. Polis çağrılarına rağmen destek alamadıklarını belirten çiftçiler, sabırlarının tükendiğini belirterek, traktörleriyle kaçak kamp alanlarını dışkı ve su karışımıyla bastı. Olay, hem Fransa’da hem sosyal medyada geniş yankı buldu.
Olay, bölgedeki bir tarım arazisine çok sayıda karavanın yerleşmesiyle başladı. Çiftçiler, bu kişilerin herhangi bir izin almadan özel mülkiyete kamp kurduklarını, çöplerini bırakıp su kaynaklarını kirlettiklerini ve bölgede tahribata neden olduklarını dile getirdi. Defalarca güvenlik güçlerine haber verilmesine rağmen herhangi bir müdahale yapılmadı. Bunun üzerine çiftçiler, sabah erken saatlerde traktörleriyle alana girerek, dışkı ve su karışımını basmaya başladı.
Olay anına ilişkin görüntüler sosyal medyada hızla yayıldı. Videolarda, karavanların etrafında dönen 6 traktörün, çamurlu sıvıyı doğrudan kamp alanına püskürttüğü görülüyor. Bazı kampçılar çaresizlik içinde dışkıyı durdurmaya çalışırken, bir kişi traktöre yaklaşarak camına vurdu. Ancak çiftçiler püskürtmeyi durdurmadı.
Benzer bir olay geçtiğimiz yıl İngiltere’de de yaşanmıştı. Devon bölgesinde çiftçi Jack Bellamy, ücret ödemeden arazisine çadır kuran bir adamı, traktörle dışkı püskürterek uzaklaştırmıştı. Olayla ilgili konuşan Bellamy, “Şehirden gelen insanlar, kırsalda her şeyi yapabileceklerini sanıyorlar. Burası bizim emeğimizle yaşadığımız yer. Saygı beklemek hakkımız,” demişti.
Fransa’daki son olay, çiftçilerin izinsiz kampçılar karşısında çaresiz kaldığını ve kolluk kuvvetlerinin yetersiz müdahalesi nedeniyle kendi yöntemlerine başvurduklarını gösteriyor. Sivil itaatsizlik sınırında bir protesto biçimi olarak değerlendirilen bu yöntem, bölgedeki tarım arazilerinin ve doğal yaşamın korunması adına tartışmalı da olsa bir refleksi temsil ediyor.
Kampçıların alandan ayrılıp ayrılmadığına dair resmi bir açıklama yapılmazken, sosyal medyada binlerce kişi çiftçilere destek mesajları gönderdi. Ancak hukukçular, olayın “mülkiyet hakkını koruma” ile “orantısız güç kullanımı” arasında ince bir çizgide yer aldığını belirtiyor.
Bu olay, kırsal bölgelerde mülk sahipliği ve özgürlük anlayışı arasındaki çatışmayı bir kez daha gündeme taşıdı.